Bir
savaş ağıtı yakıyor yüreğim üç gündür. Aslında var olan bir ağıtın sesleri
yükseliyor. Daha yakından geliyor. Türkiye’den... Aslında 30 yıldır yaşananlar
da bir savaş ya biz savaş diye nitelendirmesek de. Ama yaşadığım
ülkede savaş diye nitelendiriliyor şu sıralar olaylar. Yaşadığım mı? Kaçıp gidesim
geliyor. Ama Türkiye’den başka bir ülkeye değil. Dünya’dan kaçıp gidesim
geliyor.
Kalbimde
ve içimde duyduğum ilahi aşk duygusu savaş-barış zıtlığıyla iki uca çekiliyor. Aynı
gergin bir tel gibi içimi acıtıyor. Müzik öğretmenimiz Bay Derya bir öğrenci
gitarının telini değiştiriyor öğretmenler odasında. Acaba söylesem benim
gerilen bu telimi değiştirir mi?
İnsanların kulaklarına bal mumu dökülmüş gibi.
Savaşın ağıtını, ölen insanların çığlıklarını duyuyorlar mı acaba? Günlük koşuşturmacalar
devam. Okulda müfettişler toplantı yapıyor. Uğultu gibi sesleri. Pek de
anlamıyorum ne dediklerini. Veli- aile-öğretmen- tüketim-üretim kelimeleri
geçiyor. İçimde ise dışarıda dönen kapitalist sistem çarklarının ve silah tüccarlarının
çığırtkan sesleri yankılanıyor. Tezkere görüşülüyor mecliste.
Perşembe
günü Yoga Şala’da vereceğim ilk yoga dersim. Hazırladığım dersim kalp çarka ile
ilgili. Niyetim ise kalbimizden akan şefkate ve gerçeğe güvenmek, onu çoğaltmak,
paylaşmak. Ama kalbimin telleri bu kadar gerginken, garip bir ruh hali ile
gidiyorum derse. Oysa ilk dersim ya, heyecanlı olmam gerekiyor. Ama dedim ya
savaş kalbimin akordunu bozdu diye. Duygularım bozuk. Her şey bir yalan...
Perşembe okulda nöbetçiyim. Öğrencilerin kendi aralarındaki muhabbetlerini
dinliyorum, gözlemliyorum. Savaşı bilgisayar oyunu gibi görüyorlar. Eğer kazanan olmak istiyorsan bir an önce
harekete geç! Birbirinden yeni ve macera dolu tüm savaş
oyunları burada seni bekliyor!
"Örtmenim, onlar Türkiye’den 5 kişiyi vurdu bizde
onların 34 kişisini vurduk. Türkiye daha güçlü örtmenim".
Bir insan öldürmenin ne demek olduğunu anlatmaya
çalışıyorum. Türkiye’li öldürmek ya da Suriye’li öldürmek diye bir şeyin
olmadığını. İnsan öldürmenin dehşetini, vahşetini anlatmaya çalışıyorum. Ama
bilgisayar oyunları sayesinde şiddet kodları o kadar açılmış ki beyinlerinin.
Öldürmek zevk veriyor bahsederken onlara. Medyada zaten oyun gibi aktarmıyor mu
her şeyi. En heyecanlı savaş oyunlarını bu bölümde oynayabilirsiniz. Rakiplerinizle amansız mücadelelere gireceğiniz savaş oyunları ülkemizde sizleri bekliyor.
"Suriye’nin
top mermisiyle Akçakale’de 5 Türk vatandaşı ölüyor. Türkiye’de misillemede
bulunarak Suriye’deki hedefleri vuruyor. Türkiye’nin ateşi sonucu 34 Suriye’li
asker ölüyor".
5 Türk-34 Suriye’li.
"Halep
kentinde, Suriye ordusu ile Özgür Suriye ordusu arasında çatışmalar
yoğunlaşıyor. 31 kişi hayatını kaybediyor".
31 kişi.
Ölen
insanlar, verilen zararlar sadece sayısal verilerden mi ibaret?
…
"Nereden
saldırı gelirse susturulacak" diyen bir dış işleri bakanı, "bize top atana biz
gül atamayız " diyen bilmem ne partisinin lideri, "savaşa uzak değiliz" diyen bir
başbakan…
Offf..hh
Nefessiz
bırakıyorsun beni ülkem.
No comments:
Post a Comment