Ego otobüsüne
bindim. İçerisi bir sürü yaşlı dolu. Tüm koltukları kaplamışlar. Evet ya şu an
tam da o an koltuk kılıfı gibiler. O kadar yaşanmışlıkları, anıları...var belki
ama bu koşuşturmacanın içinde cansız gibiler. Sanki yitip gitmiş anıları
çarkların içinde, ezilip sönmüş canları. Ne işiniz var burada bu yaşta diye
bağırasım var otobüsün içinde. Derken bir amcanın yanında oturan torun çocuk
ilişiyor gözüme. Gözlerini kapatıyor birlikte hayal kurmak istercesine.
Aslında derdim onlarla değil derdim bürokrasi, sistem ve sistem
içindeki koşuşturmacalarla.
Gözlerini açmışlar askerlik, gözlerimi açmışlar evlilik, gözlerini açmışlar karın tokluğuna koşturmaca, gözlerine açmışlar çocuk büyüt evlendir, yaşlan sonra da bir kenara itil ...
ReplyDeletekendi için de bir keşifleri olmayınca dışlarında kini de keşfetme heyecanı kalmayınca, senin gördüğün görüntüler oluşuyor :(
Fakat bi fikrim var, artık senin gibi keşif (beden-zihin-ruh) rehberleri var :)
Yuppi , yaşlılığımız artık daha anlamlı :):)
Sevgiler saygılar;)